Sevdiğimizi fısıldadım, ‘Ben de!’ diye yanıt verdi ve bir kez daha birbirimize sıkı sıkıya sarıldık. İç içe geçmişken, yavaşça birbirimizin giysilerini çıkarmaya başladık. Kısa bir süre sonra tamamen çıplak kalmıştık. Aniden ayağa kalktım ve baldızıma gözlerimi diktim. Altımda uzanıp yaşına göre oldukça fit bir vücuda sahip olan bu kadınla karşı karşıyaydım. Doymuş olduğuna dair hissiyatını koklayarak anladıktan sonra, “Özür dileyeceğim bir şartla seni affederim,” dedim. Baldız hemen merakla, “Söyle, şartın nedir?” diye sordu. “Sırt üstü yat,” dedim. Baldızım itaatle yattı ve çorabımı çıkardım. Ayağımı ağzına götürerek, “Ayaklarımı yala,” emrettim. Bu sahneyi bir filmden hatırlamış, onu uyguluyordum. Ah, zavallı kadın! Aşırı kıskançlığına ne demeli? Sadece genç ve güzel olmamın suçuydu. Dışarı çıkma yasağı, arkadaşlarla ve aileyle görüşmememe engel, perdelerin sürekli kapalı olması, alt kattaki kiracılarla sınırlı ilişkiler… Tam bir tutsak hayatı.

Pornoyu Yorumla

Mail adresinizi kimse göremez. * İşaretlenmiş alanları doldurunuz.

*